İslâm ve Hıristiyanlık... İnsanlığın yaşadığı son on dört asır boyunca, dünya haritasını -doğrudan doğruya veya sonuçları ileşekillendiren, bu iki din mensuplarının birbirlerine karşı takındıkları tavırlar oldu, denilirse mübalâğa edilmiş olmaz. Öyle görünüyor ki uzun sürecek bir istikbal boyunca da dünyanın inanç, kültür, coğrafya, düşünce ve yaşayış bakımından şekillenmesini, yine bu iki topluluğun birbirine karşı sürdürecekleri tutum tayin edecektir. Demek istiyoruz ki din faktörünün önemi geri plânda kalmış değildir. Bilâkis artmaktadır. Bundan ötürü dinî incelemeler, çağdaş ve aktüel konulardan uzak sayılamazlar.
İslâm ve Hıristiyanlık... İnsanlığın yaşadığı son on dört asır boyunca, dünya haritasını -doğrudan doğruya veya sonuçları ileşekillendiren, bu iki din mensuplarının birbirlerine karşı takındıkları tavırlar oldu, denilirse mübalâğa edilmiş olmaz. Öyle görünüyor ki uzun sürecek bir istikbal boyunca da dünyanın inanç, kültür, coğrafya, düşünce ve yaşayış bakımından şekillenmesini, yine bu iki topluluğun birbirine karşı sürdürecekleri tutum tayin edecektir. Demek istiyoruz ki din faktörünün önemi geri plânda kalmış değildir. Bilâkis artmaktadır. Bundan ötürü dinî incelemeler, çağdaş ve aktüel konulardan uzak sayılamazlar.